Pulhane Ltd.Şti.
Pulun Osmanlıda Doğduğu 19. Yüzyıl ortalarında Üsküdar'dan İstanbul
Sitemde Google
GEMİLER
GEMİLER

2003.13 - Firkateynler ( Donanma Gemileri )
TCG KARADENİZ ( F-255 ):
1970 yılında ABD’nin Avondale kentinde inşa edilen TCG KARADENİZ 1972 yılında hizmete girmiş olup 1994 yılında Türk Donanmasına katılmıştır. Tepe sınıfı firkateynler grubunda yer alan TCG KARADENİZ 134x14.3x7.8 m. boyutlarında ve 4260 ton ağırlığında olup hızı saatte 27 mildir.
TCG GEDİZ ( F-495 ): 1978 yılında ABD'nin San Pedro kentinde inşa edilen TCG GEDİZ, 1981 yılında hizmete girmiş olup, 2000 yılında Türk Donanmasına katılmıştır. Perry Sınıfı Firkateynler grubunda yer alan TCG GEDİZ 135.6x13.7x8,5 m. boyutlarında ve 4100 ton ağırlığında olup hızı saatte 30 mildir.
TCG SALİHREİS ( F-246 ): 1995 yılında Almanya’nın Hamburg kentinde inşa edilen TCG SALİHREİS 1999 yılında hizmete girmiştir. 118x114.8x4.3 m boyutlarında, 3380 ton ağırlığında olan TCG SALİHREİS saatte 32 mil hız yapabilmektedir. Türk Deniz Kuvvetleri ilk kez dikey fırlatma sistemine bu gemi ile sahip olmuştur.
TCG KOCATEPE ( F-252 ):
Denizaltı Savunma Harbi görevlerine yönelik olarak ABD Donanmasının yaşlanan okyanus Denizaltı Savunma Harbi Eskortlarını ve Muhriplerini değiştirmek üzere 1969 yılında ABD’nin Lockheed kentinde inşa edilen TCG KOCATEPE 1971 yılında hizmete girmiş olup 1993 yılında Türk Donanmasına katılmıştır. Tepe sınıfı firkateynler gurubunda yer alan TCG KOCATEPE 134x14.3x7.8 m boyutlarında ve 4260 ton ağırlığında olup hızı saatte 27 mildir.

1986.05 - Türk Denizaltıcılığının 100. Yılı
1886 yılında ilk Türk Denizaltısı Abdülhamit'in İstanbul - Taşkızak'ta monte edilerek Haliç'te denize indirilmesi ile başlayan Türk Denizaltıcılığı bu yıl 100. yaşını idrak etmektedir.
Abdülhamit, torpido silahına sahip ilk denizaltı gemisi olması yanında haiz olduğu diğer teknik nitelikleri ile dünyanın gerçek anlamda ilk denizaltı gemisi tipi olarak, dünya denizaltıcılık tarihinde de müstesna bir yer işgal etmekte, öte yandan denizaltıcılığımızın teknolojik anlamda ilk gerçek denizaltı fikri kadar eski olduğunu göstermektedir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk'ün Mükemmel ve Kaadir Bir Türk Donanmasına Malik Olmak Gayedir direktifi doğrultusunda son yıllarda büyük atılımlar yapan Türk Deniz Kuvvetleri’nin en önemli vurucu unsurlarından biri olan Denizaltı Filosu bugünün taktik ihtiyaçlarına cevap verebilecek daha yüksek sualtı sürati ve gelişmiş silah sistemlerine sahip ve halen kendi tersanelerimizde yapılan 209 sınıfı denizaltı gemileriyle yenilenmektedir.

2004.10 - Denizaltılar ( Donanma Gemileri )
TCG 18 MART (S-355):
28.07.1994 tarihinde inşa edilen gemimiz 24.07.1998 tarihinde hizmete girmiş olup halen hizmete devam etmektedir. 62x6.2x5.5m ebatlarında olan TCG 18 MART sualtında 21.5 mil hız yapabilmektedir.
TCG PREVEZE (S-353):
12.09.1989 tarihinde inşa edilen bu gemimiz 28.07.1994 tarihinde hizmete girmiş olup halen aktif olarak hizmete devam etmektedir. Türk Deniz Kuvvetlerinin sualtından suüstü hedeflerine güdümlü mermi atabilen ilk denizaltı sınıfıdır. 62x6.2x5.5 metre ebatlarında olan TCG PREVEZE sualtında 15 mil, suüstünde ise 16 mil hız yapabilmektedir.
TCG ANAFARTALAR (S-356):
01.08.1995 tarihinde gölcük tersanelerinde inşa edilen bu gemimiz 22.07.1999 tarihinde hizmete girmiş olup halen hizmete devam etmektedir. 621x6.2x5.5 metre ebatlarında olan TCG ANAFARTALAR sualtında 21.5 mil hız yapabilmektedir.
TCG ATILAY (S-347):
22.08.1972 tarihinde Almanya'da inşa edilmiş olup, halen hizmete devam etmektedir. 55.87x6.2x5.5m boyutlarında olan TCG ATILAY sualtında 22 mil sürat yapabilmektedir. Ay sınıfı denizaltı gurubunda yer alan bu gemimiz Cumhuriyet Donanmasının en büyük modern denizaltı projesidir.

1989.07 - Buharlı Gemiler
Sahilbent: 1871 Yılında İngiltere’de yapılmıştır. Boyu 42.36 m.dir. 134 yolcu ve 22 vasıta taşıyabilen yandan çarklı ve buharlı bir gemi olan Sahilbent 1963 yılında seferden kaldırılmıştır.
Rağbet: 1907 Yılında İngiltere’de yapılmıştır. Boyu 41.21 m.dir. Yazın 853, kışın 750 yolcu taşıyabilen çift pervaneli ve buharlı bir yolcu gemisi olan Rağbet 1966 yılında seferden kaldırılmıştır.
Tarı: 1908 yılında İngiltere’de yapılan bu buharlı gemi Denizyolları İşletmesine 1936 yılında katılmıştır. Boyu 112.10 m.dir. Tek pervaneli bir yük ve yolcu gemisi olan Tarı 1966 yılında seferden kaldırılmıştır.
Güzelhisar: 1911 Yılında İngiltere’de yapılmıştır. Boyu 46.41 m.dir. Yazın 1060, kışın 905 yolcu taşıyan Güzelhisar buharlı yolcu gemisi 1986 yılında seferden kaldırılmıştır.


1965.14 - Türk Donanma Cemiyeti'nin İlk Kongresi
TCG SAVARONA: 28 Şubat 1931 tarihinde Hamburg'da denize indirilmiştir. Dünyanın en lüks yatlarından biridir. 1952 yılında eğitim gemisi olarak tadil edilmiştir, 4.646 gros tonluk yat 18 mil sürat yapmaktadır. Savarona, eskiden Güney denizlerinde yaşıyan ve bir seferde 2000-3000 mil yapabilen beyaz renkte bir kuşun ismidir.
TCG PİRİ REİS: 1944 yılında Amerika’da inşa edilerek denize indirilmiş ve 18 Mart I960 tarihinde Türk Deniz Kuvvetlerine katılmıştır. 1829 tonluk olup 103 metre boyundadır. Piri Reis, 1475-1554 seneleri arasında yaşamış büyük bir Türk Amirali ve coğrafya bilginidir. İspanya seferine katılmış ve Bahriye Sancak Beyi (Tümamiiral ) olmuştur.
TCG ALPASLAN: 1942 yılında İngiltere'de inşa edilmiş ve 29 Haziran 1959 tarihinde Deniz Kuvvetlerimize katılmıştır. 2015 tonluk olup saatte 36 mil yapmaktadır. Alpaslan 1033-1072 yılları arasında yaşamış ve Malazgirt savaşını kazanarak Anadoluyu Türk yurdu haline getirmiş bir büyük Selçuklu Hükümdarıdır.
TCG GELİBOLU: 1942 yılında Amerika'da inşa edilmiş ve 29 Nisan 1949 tarihinde Deniz Kuvvetlerimize katılmıştır. 1700 tonluk olup saatle 37 mil sürat yapmaktadır. Gelibolu, Güney Marmara'da Çanakkale iline bağlı bir ilçedir. Gelibolu ismi, Güzel şehir anlamında otan GALLİPOLOS'tan gelmiştir. Truva savaşlarına kadar giden bir tarihçesi vardır. Türkler tarafından 1356 da zaptedilmiş olup fatih devrine kadar Iürk Donanması Büyük Amiralliğinin merkezi olmuştur. I. Dünya harbinde Türk Ordusu Gelibolu'da savaşarak kahramanlık örnekleri vermiştir.
TCG GEMLtK: 1942 yılında Amerika’da inşa edilmiş ve 1950 yılında Türk Deniz Kuvvetlerine katılmıştır. 1700 tonluk olup 37 mil sürat yapmaktadır. Gemlik, Bursa iline bağlı Marmara kıyısında bir ilçedir. Eski bir tarihe sahiptir. Türkler tarafından Bizanslılardan alınmıştır.
Pullardaki resimler Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığından temin edilmiştir.

Türk Ticaret Gemileri
Tarihin hemen her çağında Ticaret Gemileri malları ve kültürleri toplumlara ulaştıran birleştirici niteliğinden dolayı ülkeleri birbirlerine yaklaştıran, teknolojik ve kültürel alanlarda meydana gelen gelişmeleri yaygınlaştıran, devletlerarası ilişkileri düzenleyen önemli bir unsur olmuştur.



2000.02 - 2001.10 - 2002.12 - Türk Ticaret Gemileri
BUĞ: 1801 yılında İngiltere'de inşa edilen bu gemi 139 gros tonluk olup, boyu 39.5, eni 6.7 metredir. Eski adı SWİFT'tir. İngiltere'den alınıp devrin padişahı İkinci Sultan Mahmut'a hediye edilmiştir. Yandan çarklı olan bu buharlı gemiye Buğ adı verilmiştir. Gemi 1879 yılında hizmet dışı kalmıştır.
GÜLCEMAL: 1875 Yılında İngiltere'de inşa edilen bu gemi 5071 gros ton olup, boyu 142 metre, eni 14.1 metredir. Türkiye'nin ilk transatlantiği olan Gülcemal 1880 li yıllarda Atlantik Okyanusu’nu en hızlı geçen gemiydi. 1911‘de Osmanlı Seyr-i Sefain İdaresi’nce satın alındı. 1937'de de hizmet dışı kaldı.
NUSRET: 1874 yılında R.H.Groon - Londra'da imal edildi. Boyu 48.7, eni 6.1 metre olup yandan çarklı küçük bir yük ve yolcu gemisiydi. Türk Kurtuluş Savaşında denize mayın döşemek amacıyla kullanılmıştır.
BANDIRMA: 1878 yılında İskoçya'nın Paisley - H.M.C Intyre tersanesinde imal edildi. Boyu 47.97 metre, eni 8.5 metreydi. Küçük bir yolcu ve yük gemisiydi. 1910 yılında Osmanlı Seyr-i Sefain Şirketine geçen gemi Bandırma adını aldı. Türk Kurtuluş Savaşında Atatürk ve silah arkadaşlarını Samsun’a götürerek adını tarihe yazdırmıştır.
Türk Ticaret Gemileri 2001

REŞİT PAŞA: 1901 yılında İngiltere - New Castle firması tarafından inşa edilen gemi, 4455 gros ton olup, boyu 112.8 metre, eni 14 metredir. Yolcu ye yük gemisi olan gemi 1911 yılında Donanma Cemiyeti tarafından satın alınarak aynı sene içinde Osmanlı Seyr-i Sefain İdaresine verilmiştir. 1913 Yunan savaşı sırasında Hastane Gemisi olarak Çanakkale’de bulunmuştur. 1934 yılında Deniz Kuvvetlerine verilen bu gemi, 1940 yılında hizmet dışı kalmış ve 1953 yılında hurda olarak satılmıştır.
MİTHAT PAŞA: 1901 yılında İngiltere’de inşa edilmiştir. Ağırlığı 4458 gros ton, boyu 112.8 metre, eni 14.1 metredir. Eski adı Port Royal’dir. 1911 yılında Donanma Cemiyetinden, Seyr-i Sefain’e ( Bugünkü Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş. Gen. Müd. ) geçen bu gemi, Ekim 1912’de Romanya - İstanbul konvoylarında yer almıştır. 06 Kasım 1914 tarihinde Zonguldak - Ereğli önlerinde Rus savaş gemileri tarafından batınlmıştır.
GÜLNİHAL: İngiltere - Hull Earle’s Ship tarafından 1886 yılında inşa edilmiştir. Ağırlığı 1359 gros ton, boyu 85 metre ve eni de 9.4 metre olan gemi yolcu ve yük gemisi olarak kullanılmıştır. 1914 - 1920 yıllan arasında hastane gemisi olarak görev yapmış, 1938 yılında hizmet dışı bırakılmıştır.
AYDIN: İngiltere - Kinghom - J.Scoot and Co. firması tarafından inşa edilen gemi, 241 gros ton ağırlığında, 57.7 metre boyunda ve 6.7 metre enindedir. Eski adı Clacton olan gemi 1884 yılında inşa edilmiş, 1892’de İstanbul Eseyan Şirketi tarafından satın alınmış ve adı AYDIN olarak değiştirilmiştir. Daha çok adalar hattında kullanılmış olup, 1911 yılında hizmet dışı bırakılmıştır.
Türk Ticaret Gemileri 2002

EGE: 1955 yılında Almanya'nın Bremenhafen kentinde A.G VVesser Werk tezgahlarında motorlu yolcu gemisi olarak inşa edildi. Ağırlığı 6042 groston olup boyu 122.6 metre, eni 17 metre olan gemi 590 yolcu kapasiteliydi. İstanbul - Venedik hattında çalıştıktan sonra satıldı.
AYVALIK: 1952 yılında Hollanda'nın Rotterdam kentinde Machinenfabriek Shiffvvert tezgahında motorlu yolcu gemisi olarak inşa edildi. Ağırlığı 1925 groston olup boyu 85.9 metre, eni 12.3 metredir. 1344 yolcu kapasitelidir.
KARADENİZ: 1955 yılında Almanya’nın Bremen kentinde A.G VVesser VVerk tezgahlarında motorlu yolcu gemisi olarak inşa edildi. Ağırlığı 8809 groston, boyu 144 metre, eni 18.7 metre olan gemi 1987’de hizmet dışı bırakıldı.
MARAKAZ: 1938 yılında Almanya'nın Kiel kentinde bulunan Frd. Krupp Germ. A.G tezgahlarında yapıldı. Yolcu ve yük gemisiydi. Ağırlığı 1415 groston olup boyu 86 metre, eni 12 metre olan gemi uzun yıllar Marmara hattında hizmet verdi.

2022.15 - Akdeniz 2022 - Deniz Arkeolojisi
Uluburun Batığı 1982 yılında bir sünger avcısı tarafından Kaş, Uluburun mevkiinde tespit edilmiştir. 1984-1994 yılları arasında 11 sezon süren sualtı kazı çalışmalarında 44 metreyi aşan derinliklere 22.000'den fazla dalış yapılmıştır. Batıktan çıkarılan eserler, Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi'nde Uluburun Salonu'nda sergilenmektedir.
Uluburun Batığında yapılan kazılarda gün yüzüne çıkartılan kalıntılar geç Tunç Çağı'na ( MÖ yak. 1600-1200 yılları arası ) ait olup, batığı dünyadaki en eski açık deniz gemisi yapmıştır. Gemi, kum cepleriyle dolu dik, kayalık bir yamaçta 44 ila 52 metre derinlikte yatar durumda bulunmuştur. Boyu yaklaşık 15 metre, eni ise 5 metre olan geminin 20 ton yük taşıdığı tahmin edilmektedir. 10 ton öküz postu formunda yapılmış bakır külçeler ve 1 ton kalay, geminin ana kargosunu oluşturmuştur. Ayrıca 149 adet Doğu Akdeniz ( Kenan Bölgesi ) kökenli pişmiş topraktan yapılmış amfora, 10 adet büyük depolama kabı, toplam 3.3 ton ağırlığında tek delikli 24 taş çapa, tunç aletler, yaklaşık 175 adet kobalt mavisi, turkuaz ve lavanta rengi cam külçeler ( bilinen en eski sağlam cam külçeleridir ), mühürler ( en dikkat çekicisi Mısır Kraliçesi Nefertiti'ye ait olan altın skarabeustur ), işlenmemiş fil ve suaygırı dişleri, Battık kökenli kehribar boncuklar ve heykelcikler gibi çok sayıda eşya bulunmuştur. Taşıdığı kargoya göre geminin olası rotası ya Suriye-Filistin kıyılarından ya da Kıbrıs'tan Ege'ye doğrudur.
Yapılan çalışmalar, Uluburun gemisinin Doğu Akdeniz ya da Kıbrıs üretimi olduğu yönündedir. Yapımında, sedir ağacı kullanılmıştır ve kaplama tahtaları "geçme yöntemi" ile birleştirilmiştir. Bu geçmeler kavelalarla kilitlenmiştir ki bu yapıldığı dönem için bir ilktir.
Krallar, devlet başkanları veya zengin tüccarlar tarafından değiş tokuş edilen egzotik ve değerli hediyeleri içeren geminin kargosu Uluburun Batığının seçkin bir sevkiyat taşıdığını göstermiştir. Geminin yapıldığı sedir ağacının dendrokronolojik ( ağaç halkaları ile tarihleme yapma yöntemi ) tarihlemesine göre Uluburun gemisinin yaklaşık MÖ 1335-1305 yıları arasında battığı düşünülmektedir.


1968.09 - Kısmet Yatı ile Dünya Turu
Kısmet Yatı:
1968 yılında, Sadun Boro'nun 22 Ağustos 1965’de İstanbul’dan başlıyarak 15 Haziran 1968 tarihinde dünya turunu tamamladığı teknedir. Yat 10,50 metre boyundadır. Su hattı boyu 8,50, genişliği 3,30 ve su kesimi 1,60 metredir. 4 yelkenlidir. Yelkenlerinin yüzölçümü 58 metrekaredir.4 tondur. Balast ağırlığı 3 tondur. İçinde 20 beygir kuvvetinde Alsia Crieg dizel makinesi vardır. Amerikan Atkins planından yararlanılarak Türkiye’de inşa edilmiştir.

1973.07 - Deniz Kuvvetleri Okulunun Kuruluşunun 200. Yılı
TCG Nusret Mayın Dökme Gemisi: Çanakkale savaşları deyince akla ilk gelen ve bu savaşların simgesi olan kahraman Nusret Mayın gemisidir. 18 Mart Deniz Savaşı'nda Müttefik Donanmasını dağıtan, Müttefik Komutanlarını şaşkınlığa uğratan, Türk askerine moral, Türk Milleti'ne sevinç kaynağı olan 26 mayınla bir yazgının değişmesine sebep olan bir kahramanlık hikayesidir Nusret Mayın Gemisi. Nusret Mayın Gemisi'nin başarısı o kadar büyümüştür ki destansı özellikler katılarak menkıbe kitaplarında baş köşeyi almıştır. Çoğu kaynakta "17 Mart'ı, 18 Mart'a bağlayan gece" diye başlar Nusret'in serüveni. Bu verilen tarih doğru olmamakla birlikte, olayın dramatik yanını artırması açısından kullanılmıştır. Nusret'in kahramanlık hikayesi çok önceden başlar; Nusret Mayın Gemisi Boğaz sularına 3 Eylül 1914'te geldi. Almanya'da özel olarak inşa edilmiş bu tekne, dar alanlarda kolayca manevra yapabiliyor ve az su çektiğinden mayın alanları üzerinde güvenle dolaşabiliyordu.
TCG İstanbul Muhribi: The Sulivans bir zamanlar donanmamızda sancağımızı taşıyan TCG İstanbul olarak görev yapmıştır. Gemi Fletcher Sınıfı bir gemi olup 2. Dünya savaşına katılmış muhriplerdendir. Gemi birçok modernizasyona tabi olmuş. En son 1960 'lardan sonra FRAM olduktan sonra 1967'de Türkiye'ye transfer edilmiştir.
TCG Şimşek Hücumbotu: P-328 TCG Şimşek Türk Deniz Kuvvetleri`ndeki 8 adet Kartal Sınıfı Hücumbottan biridir.
TCG Nüvid-i Fütuh Okul Gemisi: Okul gemileri denizci devletlerin kartviziti gibidirler. Dış görünüşlerinden, fonksiyonel özelliklerine kadar bütün dünyada ilgi çekerler. Okul gemileri genelde yelkenli gemilerdir. Çünkü yelken  kullanmak, denizcilik mesleğinin  olmazsa olmazıdır. !leri  gitmiş bahriyelerde tüm subayların mutlaka yelken eğitimi görmeleri zorunluluktur. Okulgemilerinde öğrenciler geçici olarak görev ya#arlar ve ileride alacakları görevler içintecrübe kazanırlar.
Okul gemileri için belirli yıllarda dünyanın tanınmış limanlarını ziyaret ve resmigeçit düzenlenir. Onlarca yelkenli veya diğer tip okul  gemileri görsel bir şenlik içinde seyircilerin önünden geçerek onları selamlarlar. ABD*nin 200 üncü kuruluş yıldönümü olan 1973 yılında New York limanında böyle bir tören düzenlenmişti. O törene tamamen milli bir tasarım olan TCG Peyk gemimiz katılmış ve oldukça ilgi çekmişti. Bugünkü anlamda modern bahriye mektebimiz de 1773 de açılmıştır. Son yelkenli okul gemimiz olan Nüvid-i Fütuh ise 1842 yılında baş mimar Ali Efendi tarafından inşa edilmiştir. Odun olarak kullanılmak üzere parçalandığı 1908 yılına kadar Osmanlı Bahriyesinde 46 yıl hizmet etmiştir.

1977.01 - MTA Sismik1 '' Hora '' Jeofizik Araştırma Gemisi
Gelişen ve değişen ülke koşulları ve ihtiyaçları denizlerimizdeki ekonomik varlıkların da araştırılmasını gerektirmiştir. 1974 yılında Ege Denizi'nde karasularımızda petrol aramak amacıyla kiralanan yabancı bandıralı bir araştırma gemisinin uluslararası baskılar nedeniyle geri dönmesi ile, ülkemizin bu konuda çalışmalar yapacak bir gemi sahibi olması, bu geminin modern teknolojiyle donatılması ve gemide çalışacak personelin yetiştirilmesinin gerekliliği gündeme gelmiştir.
MTA, bu sebeplerle, deniz jeolojisi ve jeofiziği konularında da araştırmalar yapmak üzere bir araştırma gemisi edinmiş ve gerekli teknik personelin yetişmesi için olanaklar yaratmıştır.  "HORA" isimli tahlisiye gemisi 1976 yılında yenilenmiş ve adı "MTA SİSMİK-1" olarak değiştirilerek öncelikle Ege Denizi'nin ihtilaflı sularında olmak üzere tüm denizlerimizde araştırmalar yapmaya başlamıştır.
"MTA Sismik-1" araştırma gemisi ile 1976-1980 yılları arasında çoğunlukla petrol,doğalgaz ve kömür aramaları ile mühendislik amaçlı jeoteknik çalışmalar gerçekleştirilmiş, 1980 yılından sonra ise Genel Müdürlüğümüzün kendi özgün projeleri yürütülmüştür.
1991-1994 yılları arasında revize edilen MTA SİSMİK-1 Araştırma Gemisi'nin jeofizik ekipmanı (sismik kayıt sistemi, navigasyon sistemi, sismik kablo (streamer) ve hava tabancaları) yenilenmiş, jeolojik örnekleme ekipmanı (gravity corer, dredge ve grab sampler) eklenmiştir.
1994 yılında TÜBİTAK ve MTA Genel Müdürlüğü arasındaki protokole dayalı olarak 2002 yılı sonuna kadar "Ulusal Deniz Jeolojisi-Jeofiziği Programı" kapsamında hazırlanan projeleri ve MTA Genel Müdürlüğü'nün deniz araştırmaları projeleri kapsamında tüm denizlerimizde ve karasularımızda değişik amaçlı yerbilimleri etütleri yapan MTA SİSMİK-1 Araştırma Gemisi ile 2002 yılında ulusal çıkarlarımız doğrultusunda KKTC ile Türkiye arasındaki sularda ve KKTC'nin doğu ve güneydoğu karasularında da iki kez araştırma seferi yapılmıştır.
1997 yılı içinde 1998 yılı yatırım programına alınmak üzere MTA SİSMİK-1 gemisinin 3 boyutlu sismik araştırma yapmak için yeterli genişlikte olmaması ve gemi gövde ve makine sistemlerinin genel olarak yıpranmış olması şeklindeki iki temel nedene dayalı olarak Maliye Bakanlığı 27.06.2005 tarih ve B.07.0BMK.0.28-537-335/12312 sayılı yazısı ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 06.07.2006 tarih ve B.15.0.BİK.02 (147-II-10) 1345/0649 sayılı yazıları gereği MTA SİSMİK-1 Araştırma Gemisi İTÜ Denizcilik Fakültesine eğitim amaçlı hibe edilmiştir.


1946.02 - Missouri'nin İstanbul Ziyareti
2. Dünya Savaşı'nın sona ermesiyle, Türk dış politikasının ve kamuoyunun gündemindeki konu, savaş sonrası Avrupa dengesinde meydana gelen boşluklardan yararlanan ve bütün ağırlığı ile Türkiye'nin de üzerine çöken Sovyet tehdidine karşı ülke güvenliğini sağlamk olmuştur. Oysa Sovyetler Birliği, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıllarında en yakın müttefiki idi. Bu nedenle, Türkiye siyasî tarihinde Türk-Sovyet dostluğu ayrı bir öneme sahipti.
Sovyetlerin Boğazlardaki Türkiye egemenliğine son verme girişimleri, geçmişte yaşanan tüm olumlu anıları yıkıp geçmekteydi. Böylece yeni dünya düzeninde SSCB ile Türkiye arasındaki ikili ilişkiler, uzun süre tamir edilemeyecek bir dönemi başlatmış, 2 ülkeyi farklı dünyaların içine sürüklemiştir.
Ziyaret gününden tam 16 ay önce yaşamını yitirmiş olan, Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Münir Ertegün'ün naaşının, Nisan 1946'da Missouri zırhlısı ile İstanbul'a getirilişi ile başlayan ABD desteği, Türkiye'de başka bir dönem başlatmıştır.
Japonya'nın yenilgi belgelerini imzaladığı Missouri'nin Türkiye ziyaretinin resmi gerekçesi, 11 Kasım 1944'te vefat eden, Mehmet Münir Ertegün'ün naaşını, İstanbul'a getirmekti. Missouri'nin Türkiye ziyareti büyük bir propagandaya dönüştürülmüştür.
Ziyareti memleketimizde büyük yankılar doğuran Missouri için PTT tarafından Anma pulları hazırlanmıştır. Tekel İdaresi de Missouri adıyla sigaralar hazırlamıştır. Missouri İstanbul'da 4 gün kalmış, dağıtılan kartlarla günde 2 saat halk bu dost gemiyi gezmiştir.

1949.03 - 1 Temmuz Donanma Günü
Preveze Deniz Zaferi Türk denizcilik tarihinin önemli dönüm noktalarından birisidir. Yüz yirmi iki gemiden oluşan Kaptan-ı Derya Barbaros Hayrettin Paşa komutasındaki Osmanlı Donanması, 27 Eylül 1538 tarihinde Andrea Doria komutasındaki iki yüz almış iki gemiden oluşan Haçlı Donanması’na Arta Körfezi’ndeki Preveze ( Adriyatik Denizi’nin Arnavutluk sahilinde ) önlerinde ustalıkla manevra yaparak, taarruz etmiştir.Taktik baskının yarattığı sürpriz etki Andrea Doria komutasındaki birleşik Haçlı Donanmasını şaşkına çevirmiş; Haçlı Donanması panik içerisinde dağılarak, büyük kayıplarla geri çekilmek zorunda kalmıştır. Bu zafer, Akdeniz’deki Türk hakimiyetini tam anlamıyla pekiştirmiştir. Preveze Deniz Zaferi, büyük bir şeref ve gurur abidesi olarak Türk denizcilerine ışık tutmakta ve zaferin kazanıldığı 27 Eylül günü her yıl Deniz Kuvvetleri Günü olarak coşku ve heyecanla kutlanmaktadır.
5 kuruş Kadırga, 10 kuruş Mahmudiye, 15 kuruş T.C.G. Hamidiye, 20 kuruş T.C.G. Sakarya, 30 kuruş, T.C.G. Yavuz,
40 kuruş Barbaros Anıtı


2008.18 - Osmanlı Gemileri ( Preveze Deniz Zaferi'nin 470. Yıldönümü ve Deniz Kuvvetleri Günü )
27 Eylül 1538 yılında Adriyatik Denizinin Arta Körfezi kıyısında Preveze kalesi önündeki açık sularda Kaptan-ı Derya Barbaros Hayreddin Paşa komutasındaki Osmanlı Donanması ile Andrea Doria komutasındaki Haçlı Donanması arasında yapılan Preveze Deniz Savaşı Osmanlı Donanmasının zaferiyle sonuçlanmıştır.
300 kalyon ve kadırgadan oluşan Haçlı Donanmasına karşı Barbaros’ un emrinde 122 çekdiri sınıfı gemi bulunmaktaydı. Haçlı Donanması seri hareket edemeyen, manevra kabiliyeti az, koylarda ve küçük limanlarda kullanışlı olmayan rüzgarla hareket eden yelkenli gemiler ve kadırgalardan oluşuyordu. Akdeniz kıyılarını ve iklimini çok iyi bilen Barbaros Hayreddin Paşa ise süratle hareket eden ve sığ sularda dolaşabilen çekdirileri tercih etmişti. Haçlı Kalyonlarının kısa menzilli toplarına karşılık Osmanlı Gemileri uzun menzilli topları kullanmışlardır. Dünya tarihinin bu en görkemli deniz zaferi Barbaros Hayreddin Paşa’nın taktik dehası sayesinde büyük bir başarıyla kazanılmıştır. Osmanlı Donanması Preveze önlerindeki bu savaş ile ilk kez denizde bir imparatorluk donanmasını yenilgiye uğratarak Akdeniz' de egemen duruma geçmiş ve Akdeniz bir Türk denizi haline gelmiştir. Bu zaferin yıl dönümü her yıl, Deniz Kuvvetleri Günü olarak kutlanmaktadır. TCG Heybeliada, Türkiye Cumhuriyeti'nin deniz hak ve menfaatlerini korumak ve Türk Deniz Kuvvetlerinin görev ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla Türk Tersanelerinde inşa edilen ilk Türk Milli Korvetidir.

Barbaros Hayreddin'in 395. Ölüm Yılı
Barbaros Hayreddin Paşa veya gerçek adıyla Hızır Reis ( d. 1478, Midilli – ö. 4 Temmuz 1546, İstanbul ), kaptan-ı deryaunvanıyla Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk kaptan paşası ve 25. kaptan-ı deryasıdır. 16. yüzyılda gerçekleştirdiği seferlerle Akdeniz'de Osmanlı egemenliğini pekiştirdi. Öyle ki bazı tarihçiler tarafından Akdeniz, bir Türk denizi olarak anıldı. Ayrıca Osmanlı Devleti'nin deniz politikasına ve Tersane-i Amire'ye ( Haliç Tersaneleri ) nizam verdi. Aynı zamanda Hızır Reis, Osmanlı'ya bağlı olarak Cezayir'in son sultanı olmuştur.
Hızır Reis'e, "dinin hayırlısı" anlamına gelen Hayreddin adını, Osmanlı Devleti'ne yaptığı hizmetinden dolayı dönemin padişahı Yavuz Sultan Selim verdi. Barbaros ismi ise aslında ağabeyi Oruç Reis'e aittir; ancak onun ölümünden sonra kendisi tarafından da kullanılmıştır. Bazı tarihçiler bu ismin Oruç Reis'e kızıla çalan sakalı yüzünden verildiğini ( barba: sakal, rossa: kızıl ) söylerken, Halil İnalcık bu ismin "Baba Oruç" lakabının bozulmasından oluşmuş olabileceğini söylemektedir.
20 paralık Beşiktaş'daki Barbaros Türbesi, 3, 6, 10, ve 12 kuruşluklarda Preveze Deniz Muharebesi tablosu,
17,5 kuruşlukta Barbaros Hayrettin'in elinde karanfil olan tablosu vardır.

2014.22 - Osmanlı Kalyonları
Osmanlı donanmasında kalyonlar ilk olarak II.Beyazıd döneminde kullanılmış ve hem kürek hem de yelken donanımının kullanıldığı Göke adını almıştır. Kanuni Sultan Süleyman döneminde ise boyutları büyütülerek yük taşıyan ticaret gemileri olarak kullanılmıştır. Kapalı denizde gerçekleşen savaşlarda rüzgarın olmadığı veya hızlı yön değiştirmesi nedenleriyle kullanışlı olmadıkları değerlendirilmiş ve kalyonlar daha çok deniz ticaretinde kullanılan gemi türü haline gelmiştir. XVIII. yüzyıldan itibaren Osmanlı Donanmasında kesin olarak Kalyon tipi savaş gemisi kullanımına geçilmiştir.
Yelken donanımları son derece kuvvetli olan kalyonlar, güverte sayılarına göre adlandırılırlar. Üç ambarlı kalyon tipi, 110 - 120 topu ve yaklaşık 1000 mürettebatı ile kalyonlann en büyüklerindendir.
Bu kalyonlardan İstanbul Tersanesi'nde bütünüyle Türk mühendis ve işçileri tarafından 1829 yılında tasarlanan ve inşa edilen Mahmudiye Kalyonu, döneminin dünyadaki en büyük harp gemisi olma ünvanına sahiptir. Adını Padişah II. Mahmud'dan almıştır. Mahmudiye kalyonu, muhteşem görüntüsü, çok sayıda topu ( 128 top ), olağanüstü kertede, pruvasındaki görkemli aslanı ile görsellik ve gücü bir araya getirerek devletin kudret ve azametinin bir simgesi olmuştur. Kaptan Ateş Ahmet Beyin sevk ve idaresinde katıldığı Kırım Harbi'ndeki destanlaşan performansı ile halkımızın gönlünde taht kurmuş ve gazi sayılarak bir efsaneye dönüşmüştür. 201 metre boyunda, 68 metre genişliğinde, yüksekliği su yüzeyinden yukarı 8,5 metre ve 1280 mürettebatlı Mahmudiye kalyonunun 1,33 ölçekli modeli İstanbul Deniz Müzesinde sergilenmektedir.

20090401
20090402

2010141
20101402

20112201
2009.04 - 2010.14 - 2011.22 - 2011.22 - Saltanat Kayıkları
7 Çifte Saltanat Kayığı: Sultan Abdülmecit’e ait olan kayık 24,5 metre uzunluğunda 1,70 metre genişliğindedir. Armuz kaplama ve kemane baş formundadır. Dış bordürleri yağlıboya çiçek motifleri, iç bordürü ve oturakları, sedefli marketöri ile süslüdür. Baş kasara üzerinde gümüşten yapılmış kanatları açık bir kuş figürü ve önünde altın varaklı alem bulunur. Baş - kıç tarafları arma oymalı ve som yaldızlıdır. Alt kısmı koyu krem rengi yağlıboyadır.
13 Çifte Köşklü Saltanat Kayığı: 1864 yılında inşa edilen kayık Armuz kaplamalı olup kanca baş formundadır.
30.70 metre uzunluğunda 2,37 metre genişliğinde olan kayık sultan Abdülaziz’in haremine aittir. Dış bordürleri kabartma ve kalemişi bezemelidir. Baş ve kıç figürleri altın varaklı, kabartma akantus yapraklıdır. Baş kasara üzerinde kartal figürü bulunmaktadır.
10 Çifte Köşklü Saltanat Kayığı: Sultan 5.Mehmet Reşat devrine ait olan kayık armuz kaplama ve dikbaş formunda olup 16,30 metre uzunluğunda 2,40 metre genişliğindedir. Dış bordürü yüksek kabartma ve istiridye, iç bordürü marketöri ayyıldız dizileriyle süslüdür. Köşk oval bir kubbeyle örtülüdür, Köşk tavanında yer alan kalem işlerinde, köşk sütuncelerinde, kayığın gövde bordürlerinde ve kıç armasında altın yaldız kullanılmıştır. Kaylığın baş tarafında altın yaldızlı hilal motifi bulunmaktadır. Kıç kısmında Sultan Reşat’ın tuğrası, köşk kısmının tepesinde ise Sultan Reşat’a ait alem vardır. Kayığın 20 adet küreği mevcut olup bu küreklerin uç kısımlarındayaldızla yapılmış hilal motifi bulunmaktadır.
10 Çifte Saltanat Kayığı: Armuz kaplama ve dikbaş formunda olan kayık 18,34 metre uzunluğunda 2,45 metre genişliğindedir. Tersane-i Amire’de yapılmış olup, Sultan Reşat’ın “Kılıç Alayı” sırasında bindiği kayıktır. Dış bordürü yüksek kabartma bitkisel kıvrımlıdır. Baş kısmında kanatları açık ağzında inci taşıyan kuş figürü ve kıç aynalıkta ise tuğra bulunur.
7 Çifte Saltanat Kayığı: 1850 yılında inşa edilmiştir. Sultan Abdülmecit devrinde yapılmış, daha sonra onarılarak II. Abdülhamit tarafından da kullanılmıştır. Armuz kaplama ve kemanebaş formunda olup 24 metre uzunluğunda 1,75 metre genişliğindedir. Dış bordürü yağlıboya çiçek motifleri, iç bordürü ve oturakları sadefli marketöri ile süslüdür. Baş kasara üzerinde gümüşten yapılmış kanatları açık bir kuş figürü ve önünde altın varaklı alem bulunur.
13 Çift Köşklü Saltanat Kayığı
: Sultan Abdülmecit devrine ait olan kayık, armuz kaplama ve kemanebaş formunda olup 32 metre uzunluğunda 2,40 metre genişliğindedir. Dış bordürü altın varaklı kabartma, kıvrımlar ve kalemişi kengeaar yapraklarından oluşmaktadır. Baş ve kıç figürlerinde saltanat armaları, silah motifleri, baş kasara üzerinde kanatları açık kartal figürü, kıç tarafta dört sütunce üzeriinde yükselen köşk bulunmaktadır. Baldeken şeklinde tasarlanmış olan köşkün saçak kısımlarında dört yönde saltanat armaları yer almaktadır.

1977.09 - Finn Avrupa Şampiyonası
Avrupa Finn Şampiyonası yarışları 26.07-04.08.1977 tarihleri arasında Yeşilyurt Deniz Kulübü parkurunda yapılmıştır. İspanya'dan Roggi Juigus Avrupa Şampiyonu oldu.

2005.05 - Yelkenliler ( Marmaris Uluslararası Denizcilik Festivali )
Marmaris Kaymakamlığı ve Marmaris Belediye Başkanlığının organizasyonu ve diğer sivil toplum kuruluşlarının katılımı ile 27 Nisan-01 Mayıs 2005 tarihleri arasında Türkiye’de ilk defa Marmaris Uluslararası Denizcilik Festivali düzenlenmiştir. Festival, ulusal ve uluslararası yüzme, dalış, yelken ve yat kulübü sporcularını buluşturacak, birçok gösteri, konser ve yarışma ile eğlenceye yönelik geniş yelpazeyi içeren faaliyetler gerçekleştirilecektir. Marmaris Uluslararası Denizcilik Festivali ile bir deniz ülkesi olan Türkiye'mizin göz bebeği turizm kenti Marmaris’in tüm dünyaya tanıtılması ve turizm sezonunu 12 aya taşıyacak etkinliklerin hayata geçirilmesi planlanmıştır.

1982.07 - Pendik Tersanesi'nin Açılışı
Tam adı “Pendik Tersanesi ve Ağır Sanayi Tesisleri” olan Pendik Tersanesi’nin yapımı için gereken çalışmalar 1939 yılında başladı. Tersane inşaatının Tuzla’da kurulması planlanıp alan kamulaştırılmışsa da II. Dünya Savaşı’nın başlaması sebebiyle çalışmalar yarıda kaldı. 1994 yayım tarihli “Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi”ne göre, 1956-1957 yıllarında konu yeniden ele alındı. Vickers-Armstrong firmasına bir proje hazırlattırılmışsa da daha sonra Cekop adlı Polonya firmasının yaptığı proje kabul edildi. 
Aynı ansiklopedide verilen bilgilere göre, 400.000 metrekarelik bir alanda yer alacak tersanede; 2 adet 200 metre boyunda yarı kuru havuz tipinde inşaat kızağı, 300 metre boyunda ve 55 metre genişliğinde 200.000 dw tonluk tanker inşasına ya da onarımına elverişli bir kuru havuz olacak şekilde tasarlanmış bir projeydi. Ayrıca bu havuz ihtiyaca göre 350 metreye kadar uzatılabilecek ve burada 300.000 dw tonluk dev tankerlerin inşası da mümkün olabilecekti. 
1987 yılında yayımlanan Dr. Nezih H. Neyzi’nin “Pendik” isimli kitabına göre, tersanenin temeli 1969 yılında atıldı ve 1978 yılı Kasım ayından itibaren elektrik bağlanması suretiyle bazı tesislerin çalışır duruma gelmesi sağlandı. 
1982 yılında Pendik Tersanesi birinci kademesinin açılışı yapıldı. Gemi inşa sanayisinin önde gelen ihtiyaçlarından biri olan, gemi tipi dizel motor yapımında ilk kez ciddi bir adım atılarak bugünkü pek çok gemi ve vapurumuzda Pendik-Sulzer yapımı dizel motorunun kullanılması sağlandı. 
Pendik Tersanesi’nde denize indirilen ilk gemi, Deniz Nakliyatı A.Ş.’nin Kilis isimli yük gemisidir. Bu Tersane’de ilerleyen yıllarda Topçular, Eskihisar, Hereke III, Karamürsel, Değirmendere gibi araba vapurlarının yanı sıra, Kilis kuru yük gemisi ve yabancı ülkelere büyük gemiler inşa edildi. Tersane, 1984 yılında Ulaştırma Bakanlığı bünyesindeki Türkiye Gemi Sanayii A.Ş.’ye bağlanmış olup günümüzde hâlâ bu şirkete bağlı bir gemi yapım ve onarım tesisidir.

2015.31 - Haliç Tersaneleri ( Tersane-i Amire )
İstanbul'un fethinden kısa bir süre sonra Fatih Sultan Mehmet Han'ın emri ile bir kaç göz inşa kızağı ile 1455 yılında faaliyete geçirilen Tersane-i Amire, Haliç'teki inşa tezgahları, zamanla donanım ve malzeme dolapları, havuzları, kışlaları, yelken dikim yerleri, hatta zindanlarıyla dünyanın sayılı büyük denizcilik merkezlerinden biri haline gelmiştir. Tersane-i Amire, Osmanlı Devleti'nde batı tekniği ve modern bilimin ilk kez uygulandığı bir endüstri merkezi olarak her dönemde büyük önem taşımıştır.
1571 yılında Kıbrıs'ın fethinden dönen Osmanlı Donanmasının İnebahtı'da Haçlı Donanması tarafından yakılmasının ardından 5 ay gibi kısa bir sürede Tersanede, 150'den fazla kadırga İnşa edilerek, 1572 ilkbaharında Osmanlı Donanmasının bütün haşmetiyle Akdeniz'de yeniden boy göstermesi sağlanmıştır.
Kurulduğu günden bugüne Haliç Tersanesi gemi inşa alanında faaliyetlerine devam eden deniz ve denizcilik tarihimizin önemli izlerini taşıyan bir merkezdir.


2008.22 - Türkiye Denizcilik İşletmelerinin 165. Yılı
165. yılını kutlayan Türkiye Denizcilik işletmeleri A.Ş. 1843 yılında Fevaid-i Osmaniye adıyla kurulmuş, 1870 yılında ise irade-i Şahane ile idare-i Aziziye unvanlarını almıştır. Tarihi süreç içerisinde değişik statüler ve isimler altında faaliyetine devam eden Kurum, 1951 yılında Denizcilik Bankası adı altında yolcu ve yük taşıma, bankacılık, nakliyat, liman işleri, kıyı emniyeti, gemi kurtarma işleri ve tersanecilik alanlarında faaliyet göstermiş, 1983 yılında Türkiye Denizcilik Kurumu Genel Müdürlüğü, 1984 yılında ise Türkiye Denizcilik İşletmeleri Genel Müdürlüğü adlarını almıştır. 1994 yılında Özelleştirme idaresi Başkanlığına bağlanan kurumun adı, Türkiye Denizcilik işletmeleri Anonim Şirketi olmuştur.

1959.10 - Yüksek Denizcilik Okulunun 50. Yılı
Yüksek Denizcilik Okulunun 50. Yılı nedeniyle basılmıştır.


1951.05 - Kabotaj Hakkının 25. Yıldönümü
Kabotaj hakkının 25. Yıldönümü nedeniyle 4 puldan oluşan bir seri, Klişecilik ve Matbaacılık Şirketi Matbaasında basılmıştır.


© Pulhane Ltd.Şti.