Pulun Osmanlıda Doğduğu 19. Yüzyıl ortalarında Üsküdar'dan İstanbul
Sitemde Google
PTT Müdürlüğünce 2020 Yılınının ( 7. ) serisi olarak dolaşıma sunulmuştur.
Seri Numarası: 1318
2020.07

2020-07-01
4475-4961
Sunum:
09.05.2020 tarihinde konulu tek değerli Anma pulu, 5,50 TL bedelle, söz konusu anma puluna ait İlk Gün Zarfı 7,50 TL bedelle, PTT İşyerlerinde, www.filateli.gov.tr web adresinde ve filateli cep uygulamasında satışa sunulmuştur.

PTT Pul Müzesi Atatürk Blv. No:13 Ulus/ANKARA  adresinde,
AVRUPA 2020 ( TARİHİ POSTA YOLLARI ) 09.05.2020 ANKARA
ibareli İlk Gün Damgası kullanılmıştır.
Koronavirüs salgınından dolayı, PTT İşyerlerinde yoğunluk yaşanmasını önlemek ve müşterilerin filatelik işlemlerini PTT İşyerlerine gelmeden yapabilmeleri için, satışa sunulan İlk Gün Zarfını Posta Damgası ile talep eden müşterilere, www.filateli.gov.tr adresinden ürünün satışa sunuş tarihinden itibaren 6 ay içerisinde satın alınmasıhalinde gönderimiştir.

Anma Pulunun Değeri: 5,50 TL
1 Dolar = 7,1195 TL / 0,7726 $, 1 Euro = 7,7148 TL / 0,7129 €
Çıkış Tarihi: 09.05.2020, Son Satış Tarihi: Tükeninceye kadar.
Basım Adedi: 100.000 adet Anma Serisi, Tek puldan oluşan seri.
Pulların Boyutu: 90 × 45 mm. Dantel:
Baskı Yöntemi: Dijital Baskı
Basımevi: PTT Matbaası - Ankara
Grafik Tasarım: Önnur Toprak

Seri Numarası: 1318
PTT Kodu: 1001-424, PTT Sayfa: 1306
Konu:

İnsanlık tarihi kadar eski olan haberleşmenin sağlanabilmesi için; zamana, haberin niteliğine, mesafeye ve coğrafi şartlara göre farklı metotlar geliştirilmişti. Düşman saldırısı, fetih hareketi ve tehlikeli bir durumun varlığı gibi haberler duman çıkartılması, kanatları boyanan kırlangıçların gönderilmesi, davul çalınması, aynanın güneşe tutulup ışık yansıtılması, barutun patlamasıyla ortaya çıkan sesin kullanılması gibi yöntemlerle iletilmişti. Uzak mesafeye gönderilen haberlerin iletiminde ise ayağına mektup bağlanan güvercinler, kervanlar veya yolculardan yararlanıldığı gibi özellikle merkezî devletler yalnız bu iş için tesis olunmuş atlı haberciler, peykler ve gemiler kullanmıştı.
Toprakları üç kıtaya yayılan Osmanlı Devleti'nde yol sistemi, İstanbul boğazının doğusu ve batısı olmak üzere, Anadolu ve Rumeli yolları şeklinde örgütlenmişti. İstanbul'dan başlayan Osmanlı yolları, ülkeyi baştanbaşa kat eden "kol" adı verilen altı ana güzergâhtan oluşmaktaydı. Ana güzergâhlardan ayrılan tali yollar hem ana güzergâhların birbirleriyle olan bağlantısını sağlamakta hem de bu yollardan ülkenin en ücra köşelerine ulaşmayı mümkün kılmaktaydı. XVI. yüzyılın sonlarında anayolların uzunluğu yaklaşık 8.351 km olup, 131 idari birimi İstanbul ile irtibatlandırmaktaydı. Yaklaşık 15.799 km uzunluğundaki 56 tali yol ise 222 idari birimi en yakınındaki anayola bağlamaktaydı. Memleketin en ücra köşelerine ulaşan gelişmiş yol ağı sayesinde merkez-taşra irtibatı sistematik bir şekilde sağlanmaktaydı. Yine bu yollar üzerinde ulaşım, haberleşme ve ticaretin sorunsuz yürütülebilmesi için, gerekli yerlerde köprü, han, kervansaray, külliye, menzilhane, derbent ve palanga gibi konaklama ve güvenlik altyapı birimlerinin inşasına önem verilmekteydi.
Osmanlı Devleti'nde, merkez ile taşra arasındaki irtibat; ana yolların geçtiği şehir ve kasabalarda uygun aralıklarla kurulan menzilhane adı verilen istasyonlar vasıtasıyla sağlanmıştı. Menzilhanelerin temel görevi resmi evrakları taşıyan ulaklara, resmi gayelerle yolculuk yapan üst düzey yöneticilere, yabancı devlet elçilerine ve devlet hâzinesine ait parayı taşıyanlara, ellerindeki hükümde belirtilen miktarda at ( zaruri durumlarda ise araba ) temin etmekti. Menzilhaneler tamamıyla devlet hizmetinde olup, sivillerin yararlandıklarına dair bir kayıt bulunmamaktadır. Modern kavramlarla tanımlamak gerekirse menzilhaneler için; devlet yönetimi için gerekli evrak, para ve personelin iletiminden sorumlu resmî posta istasyonları oldukları söylenebilir.
Haberlerin iletilmesi için istihdam edilen kişilere genel olarak "ulak" adı verilmekteydi. Ulaklar güvenilir, yol meşakkatine tahammüllü ve ata iyi binen tecrübeli kişiler arasından seçilmekteydi. Bunlar gidecekleri istikametlere göre yollar üzerindeki menzilhanelerde, yorulan beygirlerini yenileriyle değiştirir, zaruri durumlarda ise istirahat ederlerdi. Menzil teşkilatı vasıtasıyla binek sıkıntısı çekmeden ve vakit kaybetmeden, ulaşacakları yere varırlar, çok gecikmeden de geri dönebilirlerdi.
Menzilhanelerde sürücü adı verilen bir görevli kadrosu bulunmaktaydı. Bunların asli vazifeleri ulaklarla birlikte yolculuk yaparak, bağlı bulundukları menzilhanenin beygirlerini geri getirmekti. Sürücüler aynı zamanda ulaklara rehberlik ve muhafızlık yapmaktaydılar. Ayrıca yolculuk esnasında beygirlerin bakımı da bunların sorumluluğundaydı. Sürücülerle ilgili kadro tahsis edilmeden önce, ulaklar aldıkları beygirleri yolu üzerindeki menzilhanelerde bırakmakta, ancak ters yönden gelen ulaklar olursa beygirleri geri götürmekteydi. Aksi durumdaysa bir menzilhanede beygir sıkıntısı yaşanırken, diğerinde ise yığılma olmaktaydı. İşte sürücülerin istihdamıyla bu karmaşanın önüne geçildi.
Padişahın emirlerini, ilgili yerlere koşarak bildiren kişilere "peyk" denilirdi. Atlı olan ulakların aksine peykler yaya idi. Çoğunlukla İstanbul-Edirne arasında ( genellikle törensel amaçlarla ) koşan ve haber taşıyan peyklerin çok hızlı koştukları bilinmektedir. Peyklere, hızlı koşabilmeleri için küçük yaştan itibaren sıkı idman yaptırılmakta olup çıplak ayakla sıcak kumlarda koşmak da bu sürecin bir parçasıydı. Hiç durmadan saatlerce koşabilen peyklerin, nefeslerinin kesilmemesi için ağızlarında içleri boş ve delikli küçük yuvarlak halka taşıdıkları; kemer ve diz bağlarına da sedası hoş küçük çıngıraklar taktıkları rivayet edilmektedir. Peyklerin haberleşme alanında bir diğer görevi ise hac mevsiminde hacıların dönüşünü haber vermeleri olup buna "müjdecilik" adı verilmekteydi.

PTT A.Ş. tarafından Osmanlı yol sisteminin başlangıcının ve ayrım güzergâhlarının tema olarak işlendiği Avrupa 2020 - Tarihi Posta Yolları konulu tek değerli Anma pulu ile İlk Gün Zarfı 09.05.2020 tarihinde dolaşıma sunulmuştur.

Konu ile ilgili diğer pulları görmek isterseniz Tıklayınız ( Europa CEPT ).
İlk Gün Zarfı ile İlk Gün Damgası
İlk Gün Damgalı Zarfın Dolaşıma sunulduğu günkü değeri, 7,50 TL dir.
Üretim Adedi: 2.500 Adet
Zarfın Boyutu: 210 × 140 mm.
Baskı Yöntemi: Dijital Baskı
Grafik Tasarım: Boray Yenipazar

2020.07
Seri no: 1318




2004 Yılı sonuna kadarki Değerler ETL olarak.
2005 Yılı Başından 2008 Yılı sonuna kadarki Değerler YTL olarak.
2009 Yılı Başından sonraki Değerler TL olarak Değerlendirilmelidir.
ETL=Eski TL, YTL=Yeni TL
Değerli Pul Severler ve Biriktirenler
Son 5 Senenin Pulları genellikle
PTT'nin
www.filateli.gov.tr
sitesinde bulunmaktadır.
üzerlerindeki Değerden satılmaktadır.
Lütfen bu siteye bakmadan pul almayınız.

Bu Sitede Bulacaklarınız;

1. Pulların resimlerini,
2. PTT'nin sunuş biçimini,
3. Pulların çıkış tarihindeki Dolar ve Euro değerini ve ebatlarını,
4. Pulun İlk Gün Zarfının resmini ve İlk Gün Damgasını,
5. PTT'nin çıkardığı Özel Gün Zarflarının resmini ve Özel Gün Damgasını,
6. PTT Özel Günler için kullandığı Özel Tarih Damgalarını ve Damgalanmış Zarfları,
7. PTT'nin Pul Baskılı Posta Kartlarının resmini,
8. PTT'nin Maksimum Kartlarının resmini,
9. PTT'nin Posta Kartlarının resmini,
10. Pul portföylerinin resimlerini,
11. Yılların Listelerini,










© Pulhane Ltd.?ti.